Çerkeş’de bahar nisan ayı ile başlar. Mart ayının ortasındayız Bu demek değildir ki soğuk olmayacak, kar yağmayacak. Muhakkak kar yağar. Geçtiğimiz senelerde 17 Nisan da lapa lapa yağdığı gibi. Bundan..
Çerkeş’de bahar nisan ayı ile başlar. Mart ayının ortasındayız Bu demek değildir ki soğuk olmayacak, kar yağmayacak. Muhakkak kar yağar. Geçtiğimiz senelerde 17 Nisan da lapa lapa yağdığı gibi. Bundan beş on sene evveline kadar bu kar, herkesten evvel çiçek açan bahçemizdeki erik ağacına ve leyleğin kanadına yağardı.
Babamgilin bahçedeki Erik ağacı her yıl olduğu gibi herkesten evvel çiçek açacak, Üzerine de kar yağacak. Ama leyleğin kanadına yağmayacak. Çünkü Çerkeş’te leylek yuvası kalmadı. Dolayısı ile leylekler de gelmiyor..
Tarihi konaklarımızdan Akmanların konağı ‘ leylekli ev” diye tarif edilir ve anılırdı. Onunda bacasındaki leyleğin yuvası yıkıldı.
Leyleklerde bir daha Çerkeş’e gelmedi.
Eski Hükümet Konağının önünde Cadde kenarında bir dizi servi ağacı vardı. Her birinde birer ikişer leylek yuvası bulunmaktaydı. Milli Bayramlar Hükümet konağının önünde kutlanırdı. Okunan şiir veya konuşmaların ardındaki alkışlarımıza gagaları ile “lak lak”layarak refakat ederlerdi. Tören bitene kadar onları seyrederdik. Servileri kestiler, Tabii yuvalarda yıkıldı. Eski Hükümet Konağını yıktılar. Betondan hiçbir yöresel mimari özelliği gözetmeyen ve halen inşaat sorunları devam eden bir Hükümet Konağı yaptılar.
Leyleklerde bir daha Çerkeş’e gelmedi.
Eskiler Doğal yaşamın korunması için mücadele eden kişilerdi, fahri olarak leyleklerin korunması için çalışırlardı. Yaralanmış kuşlara yardım etmenin yanı sıra, ilk kez doğum yerlerine geri dönen genç leyleklere de yuva kurarken yardımcı olurlardı…
Çocuktuk Sultan Murat hamamının soyunup giyinilen bölümünde bir leylek vardı hatırlıyorum. Göç sırasında arkadaşları ile göçememiş. ya kanadı ya da ayağı sakatlanmış 4. Murat Hamamına getirmişler, dışarısı kış kıyamet soğuk. Dolaşıp dururdu ortalık yerde. Akıbeti ne oldu bilmiyorum. Ama şunu biliyorum. O zamanki büyüklerimizin hayvan sevgisini…
Evlerin bacaları leyleklerin, saçakları kırlangıçların yeridir. Onlar, oralarda kutsal birer emanet, uğurlu birer misafir gibi saygı görür, gözetip korunur ve kollanırlar. Hacı leyleklerin ve kırlangıçların gelişleri, baharın gelişi gibi sevinç dolu, canlılık dolu bir geliş olur; gidişleri de güz mevsiminin gelişi gibi hüzün dolu, hasret dolu buruk bir gidiş olurdu.
Leyleklerin ilk defa havada görünüşü bizlere baharla beraber yaşama sevinci verir. Bol bol seyahatlere yorumlanır.
İşte yine bahar geliyor. Yine Nisan ayı . Ama leylekler yok. Kısacası üzülüyoruz,özlüyoruz leylekleri ….Hoşça kalın, hep bahar sevinci ile kalın…
Süleyman GÜLTOP
(Mekanı Cennet Olsun İnşallah)
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)