TÜRKİYE GÜNLÜK KORONAVİRÜS TABLOSU Toplam İstatistikler
  • BUGÜNKÜ TEST SAYISI 128.854
  • BUGÜNKÜ HASTA SAYISI 975
  • BUGÜNKÜ VEFAT SAYISI 4
  • BUGÜNKÜ İYİLEŞEN SAYISI 946
Çerkeş

LEYLEKLERDE BİR DAHA GELMEDİ

Merhaba, Ben Süleyman Gültop,  Daha önce Çerkeş odaklı birkaç internet sitesinde Çerkeş’imizle ilgili birikimlerimi paylaşmak üzere bana ayrılan köşede yazılar yazdım kendimce bir şeyler karalamaya çalıştım. Sevdiğim bir kardeşimin “bizimle..

LEYLEKLERDE BİR DAHA GELMEDİ

Merhaba, Ben Süleyman Gültop,  Daha önce Çerkeş odaklı birkaç internet sitesinde Çerkeş’imizle ilgili birikimlerimi paylaşmak üzere bana ayrılan köşede yazılar yazdım kendimce bir şeyler karalamaya çalıştım. Sevdiğim bir kardeşimin “bizimle beraber Çerkeş’in Sesi “olur musun  ? demesi üzerine fazla düşünmedim. İşte şimdi karşınızdayım. Daha önce çeşitli ortamlarda sizlerle paylaştığım yazılarımın bazılarını burada tekrar edeceğim.

Leyleklerde bir daha gelmedi.

“Çerkeş ‘in Sesi “tanımak için açar açmaz ilk olarak Belediyenin park ve yol kenarlarına koyduğu bankların parçalandığı haberini gördüm. Üzüldüm tabii kendi kendime bir yorum getiremedim. Bir zamanlarda Yenikent mahallesine dikilen ağaçları geçe sökmüşler, kırmışlardı. Sebebini anlamak mümkün değil bu neyin öfkesi, neyin kafası, bu hıncı. Anlamak mümkün değil Bizler böyle değildik. Böceği çiçeği kurdu kuşu severdik.

İlk yazıma böyle başlamak istemezdim., iyi şeyler düşünmek istedim. İşte Bahar geliyor, Her yıl olduğu gibi bahçemizdeki erik ağacı açacak ve çiçeğini yine soğuk vuracak, Leylekler gelecek yuvalarında başlarını kanatlarının altına saklayıp, tek ayakları üzerinde Çerkeş in soğuğundan korunmaya çalışacak,

Çerkeş’imizin bir çok cadde ve sokağında olduğu gibi Hükümet Konağının önünde Cadde kenarında bir dizi selvi ağacı vardı bir zamanlar, Her birinde birer ikişer leylek yuvası vardı Milli Bayramlarımız Hükümet konağının önünde kutlanırdı. Okunan şiir veya konuşmanın ardındaki alkışlarımıza gagaları ile “tak lak” layarak refakat ederlerdi. Tören bitene kadar onları seyrederdik. Şimdilerde ana caddelerdeki ağaçları tamamen kestikleri gibi o zamanlarda Selvi ağaçlarını kestiler.

Leyleklerde bir daha gelmedi

Eskiler doğayı çevreyi severdi kurdu kuşu korur, gözetirlerdi, Doğal yaşamın korunması için mücadele eden kişilerdi, fahri olarak leyleklerin korunması için çalışırlardı. Yaralanmış kuşlara yardım etmenin yanı sıra, ilk kez doğum yerlerine geri dönen genç leyleklere de yuva kurarken yardımcı olurlardı…

Çocuktuk, bazen annem bazen babam hamama götürürdü. Sultan Murat hamamının giriş bölümünde, soyunma kısmında bir leylek vardı hatırlıyorum. Göç sırasında sürüsü ile gidememiş. Ya kanadı ya da ayağı sakatlanmış, 4. Murat Hamamına getirmişler, dışarısı kar kış kıyamet soğuk. Dolaşıp dururdu ortalık yerde. Akıbeti ne oldu bilmiyorum.

Ama şunu biliyorum. Parklardaki bankların hepimizin olduğunu O zamanki büyüklerimizin hayvan sevgisini Evlerin bacalarının leyleklerin, saçak altlarının kırlangıçların yeri olduğunu.. Onların, oralarda kutsal birer emanet, uğurlu birer misafir  gibi saygı görür, korunur ve kollanıldığını biliyorum.. Leyleklerin her yıl güneye göç etmeleri nedeniyle halkımız bu kuşlara “Hacı Leylek” demiş ve kırlangıçların gelişleri, baharın gelişi gibi sevinç dolu, canlılık dolu bir geliş olur; gidişleri de hazan mevsiminin gelişi gibi hüzün dolu, hasret dolu bir gidiş olurdu.

İşte yine bahar geliyor.

Yine Mart’tan sonra Nisan ayı. Ama leylekler yok.

Kısacası özlüyoruz leylekleri..

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL